Ya Resulullah aşkına talibim
Rahmetini dileyen gönlüm gözyaşı ile diz şeker huzurunda
Hamdü Sena ile yankılanır sözlerim dua dua avuçlarımda
Vuslata karanlık bir perde çekmiş hasretinle
Aciz yüreğimden binlerce salat-u Selam Sanadır Muhammed’im
Balçıkla boyanan ruhumda Cehennem yanar
Sinesinde bir garip ümmetinin hicranı
Şah damarı kesilmiş o sırrın
Ar damarı çatlamış
Ceset gibi serilen kalplere akbabalar dadanmış
Bir ziya indir karanlığa yıkılsın devrin putları
Rahmani bir fethe uyansın bu azgın şehrin surları
Cam kırıkları gibi dağılan ruhum huzurunda
Umudum bir Kevser niyazı ile Ravzanda
Yüce Hakka ermek için terk-i diyar eyledim
Ey Rahmeten lil Âlemin
Ahir zamandan Sanadır hicretim
Zikre daldır bir okuyuşla taşlaşmış bedenimi
Nurunu verdiğin Hira gibi sancılanan kalbimi
Bir yağmur tanesi düştü Bedr’in kuyularına
Toprağa karışıp layık olmak için ayaklarımı
Uhud feryadına gizlendi yağmur dolusu sırlar
Seni aradım ya Resulallah
Ardım sıra oklar
Kan damlıyor vahşi bir kılıcın ucundan
Hamzalar düşüyor bu amansız çukurdan
Kumlara batıyor canım kızıl Sahra’dan
Yetiş ya Resulullah
Zeynep’ler üşüyor kalbin mezrasından
Güneş gibi doğ insanlığa
Miraç sancağında akarsu gibi çağla bu zulmün çağında
Tuba ağacının dalından salınır merhamet
Hakk aşkıyla yanar mühründeki azamet
Bulutlar taşıyor minicik göğsünde gülizar-ı âlem
Taif’te siper mübarek başına bahr-i kalem
Üç harfin mahrecidir bu dilimde yuvarlanan
Sultan-ül Enbiya adına Yeşil Kubbe’de sallanan
Ayn=Âmine’nin rüyasındaki nur-i ayn Kutlu Nebi
Şın=Şerha şerha yarılır da kalemim
Bitmez bu aşkın hikâyesi
Kaf=Kamer-i yâr
Gecelerime nur olur gönlümden damlar birkaç Resulullah beyti
Hayy Hayy Hayy
Ya Resulullah aşkına talibim aşkına talibim aşkına talibim