Hasan Enes-Kıyam
Kafam başka yerlerde vücudum şu naçiz bedenim şimdi burada aranızda
Lakin aklım fikrim orda evet orda Susa’da 15 güzel insanın katledildiği mazlum Susa’da
Ya da Hindistan’da bombalanmış bir cami avlusunda
Büyük şeytanın Amerika’nın zindanlarında
Ömer Abdurrahman’a uygulanan bir işkence seansında
Tunus’ta Tağuti düzenin mazlum Ali El Airs’e reva gördüğü
Soysuz çirkin bir işkence sırasında
Beyrut sokaklarında, Sabra ve Şatilla kamplarında,
Kudüs sokaklarında
Allah hizbinin yanında daima hizbüşşeytanın ve Yahudi köpeğinin karşısında
Ya da içinde firavunlaşan dışında ayet ayet sembolleşen
Örtülerin bulunduğu bir üniversitenin kapısında
Ya da zulmün kol gezdiği başka bir mekânda
Yüreğim dehlizdenmiş kör karanlık dipsiz kuyularda
Benliğin ve bencilliğin
Zahir ile adanmışlığın
Felsefi boyutlarda tıkanıp kalmışlığın
Bir cümle izimli görüşlerin bayağılığından
Beşeri sistemlerin çarpıklığından
Her türlü mesnetsiz ve meymenetsiz görüşten
Allah’a sığınırım
Hiçbir şeyde gözüm yok gözüm gönlüm oralarda
Zulmün kol gezip zulmetin müstekbirler eliyle boy sürdüğü
Emperyalist zihniyetin devriye gezdiği mekanlarda
Bugün Taksim’de Kızılay’da zaman zaman toplanır
Ve nabzı atar ezilen kardeşleri için ümmetin
O gün yürekler tek bir millet
Dicle gibi Fırat gibi kaynar yürekler taşar meydanlara
Taaa Ilgaz’dan Toroslardan, Binboğalardan,
Munzur’dan, Dersim’den, Erciyes’ten sıra sıra dağlar
dağlar kente yürür
yürür zulmün üstüne…
işte bu gerçektir babıalide fincancı katırlarının ve
hizbüşşeytanın ve dostlarının yüreğine korku salan
her gün yeni yeni senaryolar yazılır ve oynanır mazlum halkımın kaderi üstüne
ve meydanlarda bir adam meydanlarda siyaset arenasının ödül dolaplarıyla mağrur listelere yazdırdığı
şiş göbekli yalaklar ve yalaklar ve yavşaklar
meydanlar insan seli kutlu sevdam gitti gideli
adamlar adam arıyor adam arıyanlar adam değil
ve bu adamlar ayaksız başlar bu başların sömürü babında bahşettiği maaşlar bana ve halkıma lazım değil
bu meydanlar yıkılası bu köhne düzen tuzak bana
ve ayaklarına zincirlerle gem vurulan halkıma
Allah’ın yarattığı bu mekanda haddi zatında bu zamanda
Bu kafayla dolaşmak inanmak ve yasamak
Adam gibi
İnsan gibi
bir muvahhid gibi yasamak suç sayılmış bizlere
Ey zulmünle ve zulmetinle kararan gece
gecenin eli kanlı dostları
ve karanlık yüzlü gecenin felaket tellalları
köşe bucak köşelerde ekranlara yansıyan
manşet manşet bu düzenin baykuşları
ötüp durmayın başımda
bazen gecenin bazen kendini adamdan sayan nicelerinin
yaşı yetmiş isi bitmemiş putperestlerin
alt üst edilmiş değerlerin
beyni kiralık satılık ciğerlerin
ciğeri beş para etmez heriflerin karşısındadır hep
bir savaşçıdır kalbim savaşçı yüreğim
ey hizbüşşeytanın ve şeytanın aşağılık dostları
bu kokuşmuş sistemin çağdaş firavunları
insan kasapları haramzade Karunları
ey bu düzenin din adına yığınları
insanları aldatan Hamanları Belamları
unutmayın görkemli bekleyişlerle sanlı bir kıyama gebe olan bizleriz
Yetmiş yıllık bu zulüm bitecek
Bir gün elbet bitecek
Hakka olan sonsuz muhabbeti
Ve batıla olan amansız nefretiyle
Bir kıyam doğuracak bu ümmet bir kıyam
Şehadet pahasına
Hakka olan sonsuz muhabbeti
Ve batıla olan amansız nefretiyle
Bir kıyam doğuracak bu ümmet bir kıyam
Şehadet pahasına
Hasan Enes Toprak
Sitemizde sanatçıya ait toplam 22 eser bulunmaktadır. Sanatçının sayfasına gitmek için tıklayın.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.