Web sitemize hoşgeldiniz, 22 Aralık 2024
Beğen 3

Hasan Enes-Kerbela'lar

Her gün Aşura, her yer Kerbela
Her yerde kan ve ölüm
Her yerde zulüm, mazlumlar
Mahzun biçare kalmışlar
Vahşet sağanağında
Yavrusunu basmış bağrına
Bir annenin feryadı yırtıyor gökleri feryadı
Sarsıyor gökdelenleri
Kudüs’te güneşin tutulduğu bir günde
Ağıtlar beddualar karışıyor mavzerlerin çığlığına
Kudüs sokaklarında şehadete ayarlı bir saatli bomba olsam
Ve savursam Yahudi köpekleri sağırsam
Ve bu umutla kavrulsam kızgın çöller gibi
Tüm dünya mustazafları için
Mazlumlar hatırına yalnızca Onun adına
Onun adıyla hakkı Huda aşkına kutlu Nebi aşkına
Sabaha kadar ağlasam
Islansa yanaklarım
Düşsem şehid kanıyla sulanan topraklara
Ortadoğu’da, Güneydoğu’da
Kardaşlarım ateş hattında
Zulmün sıcağında kavrulan, ihanetlerle savrulan
Her şeye rağmen heybetli
Dağlarcasına dimdik ayakta
İnadına direnen,
Gözünü kırpmadan zulmün üstüne yürüyen
Dosdoğrularla doğrulan
Kıyasıya kıyımlara
Ölesiye kıyamlarla karşılık veren
Esaret ve zillet altında
Yaşamaktansa
Şerefli bir ölümü tercih eden kardaşlarım
Şerefli bir ölümü tercih eden kardaşlarım
Güneydoğuda kan gölleri
Açmaz olmuş gülleri
İki dağ arasında sıkışmış kalmış
Masumların biçare yürekleri
Kapanmış yollar,
Yakılmış evleriyle
İşkenceler katliamlar ve soykırımdan arta kalan
Perişan bir coğrafya
Yetmiş yıldır bu topraklarda katledilen masumlar
Bir kalemde geçilir
Silahlarla kusulan kanlar
Bir haberle geçiştirilir
Gel gör ki yürekler yüreklerimiz işgal altında
Koskoca bir tarih ayaklar altında
Paramparça bir coğrafya
Ve üstünde bilinçsiz yığınlar
Seyirci konumunda
Yalan Yanlış söylemlerle insanları aldatan
Fikir yerine zehir üreten
Mazlumlara karşı köpüren
Gözleri zulme açık, mazluma kapalı
Diğerleri üç beş soysuzun tasasında
Gizli insan bozması sözde aydınlar
Hoşgörü, kardeşlik masalları
Yığınları aldatan Hâmânlar
Zalimlerle uzlaşıp
Tavizlerle yozlaşanlar
Ebu cehil gibi yaşayip,
Yezitlere dudak uçurtanlar
Bir de utanmadan arlanmadan
Fütursuzca cennet hesabı yapanlar
Yapmanız gerekirken yapmadıklarınıza ,
Söylemeniz gerekirken söylemediklerinize
Ve şu taptıklarınıza bir bakın ve utanın
Hak uğruna gözü yaşlı analar, öksüzler yetimler bırakıp ardında
Şehadeti canından, malından alanlar
Sonuna kadar savaşanlar
İhsanda, iyilikte doğrulukta yarışanlar,
Gelecek nesillere kanları ile suladıkları
Topraklar bırakanlar
Allaha teslim olanlar
Hak uğruna eğilen başlar
Huda uğruna kesilen başlar duruken
Lehvi mahfuzda adları alim, adları şehit ,adları muvahhid,
Adları cundullah ile yazılanlar
Darağaçlarını, kahpe sehpaları, meydanları kanları ile dolduranlar dururken
cennet sizin neyinize ulan neyinize
ya eksiz ilavesiz uzsuz uzlaşmasız tavizsiz şeksiz şüphesiz
doğrularla doğrulur
sıratı müstakim üzere doğrulursunuz
karanlık geçmişinizi eşikte bırakır
üstüne arınmış bir ruhla sağlam bir tövbeyle
gelirsiniz bu yola
yada bu sevdadan vazgeçersiniz arkadaş
Ne bu çabalarınız ne bu ektiğiniz nifak tohumları
Ne bu çifte standartlarınız
Nede bu fani yasalarınız …
Bu yolu yamultmaya gücünüz yetmez arkadaş
Doğru yolda eğri ,
Eğri yolda doğru yürünmez
Alınacak bir emaneti güzelce geri vermek dururken asıl sahibine
Mal makam rütbe hasılı post yoluna kurban etmeyin kendinizi
Bunca vahşet ihanet ve ölümlerden sonra geriye
Bir şehide mersiye bir gerillanın ağıtı kaldı
Çatlayan şu dudaklarımda
Bitmeyen tükenmeyen bir sevda ki ağardı bu saçlarımda
Adını kanımla yazdım katil duvarlara
Ölmeyen öldürmeyen bir kavga ki bu öfkesiyle çatık kaşlarında
Boy boy delikanlılar saf tutmuşlar şehadet yarışında
Eğmemişler boyun dikilmişler soysuzun karşısına
Bir umut bir umut hüseyni aşk mektebinin kapısında
Bir mahkum dünya ve karşısında sembolleşen Kerbela
Ve biz Kerbela’yı seçtik
Susuz kalma pahasına
Susuz kalma pahasına
Susuz kalma pahasına


Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.

Yorum Yaz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.