Savaş meydanında bir yiğit Uhud’da müşrikleri bozguna uğratan Bedir’de düşmana korku salan bir yiğit. Ben öyle biriyim ki anam bana Haydar ismini koymuş. Ben ormanların korkunç manzaralı arslanı gibiyim. Burası Hayber Meydanı. Müşrik saflarından küstahça seslenen biri. Adı Merhab Hayber’lilerin en büyük savaşçısı. Kardeşi Haris’in intikamıyla kavruluyor. Cesaretin varsa karşıma çık diyor Merhab. Ey Merhab sen Hayber’in büyük savaşçısı olabilirsin ama karşında öyle bir yiğit var ki Mekke’nin komutanı Resulullahın pehlivanı şimdi izlesin Hayber’in taşı toprağı ve şimdi konuşsun Merhab’ın ve müşriklerin kılınçları.
Hz.Ali’nin gözleri çakmak çakmak. Merhab ise alaycı bir şekilde gülüyor. İlk hamle Merhab!’tan kılınç darbesi Allah arslanının kalkanını ikiye ayırıyor ve kalkan yerde müslümanlar sessiz Hayber’liler ise sevinç çığlıkları içinde ve Ali. Ali şimdi savunmasız. Merhab’ın gözüne bir şey ilişti önce. İşte şimdi tam da o Ali kınından çıkardı kılıncı semadan Merhab’ın başına doğru inen keskin kılın. Merhab yerde Zülfikâr gökte Ali müşriklere doğru yöneldi ve Hayber Hayber şimdi korku içinde.
****
Peygamber dostu amcasının oğlu meydanlar arslanı İmam Ali
Korkusuz Ali merhamettir hali makamı şanı âlidir Ali
****
Erler meydanı Ali zamanı Hayber arslanı Ali destanı
Korkusuz Ali merhamettir hali makamı şanı âlidir Ali