Alp Arslan-Sultan Alparslan
Çıt yok…
Ova, sükutu dinliyordu.
…
En önde ve tekti.
Ardında beş yüzer kişilik iki yüz saf askeri vardı.
En önde ve tekti.
Başı hafif eğik, gözleri toprakta çakılıydı. Yerde, silah takımının arasında, kılıcın yakut kakmalı kabzasının kenarında titreyen papatya; sultanın sakallarından güneş pırıltılarını yakalayıp, kendi üzerine düştüğünü görüyordu gözyaşlarının.
Sultan eğildi. Dudakları kıpır kıpır oldu.
Onunla beraber de yüz bin kişi.
…
Başını kaldırdığında, alem yok kadar uzaktı. Damlalar, eflatun gömleğini benek benek mora döndürüyordu.
Kasları gevşedi, düştüler dizlerinin üzerlerine.
Kurtlar, dağ başından seyre dalmıştı; bu heybetli kaplan, nasıl bu kadar suspus ve biçareydi?
Karşısındaki SULTAN kimdi?
…
Yüzbin bir kişi ovada yere kapandı. Taze toprak kokusu doldu burunlarına.
En önde ve tekti.
Gözleri yaş doluydu.
Dünya, ona yok kadar uzaktı.
…
Nihayet kara gözlü minik çiçek, kıpırdayan dudaklardan dökülen mırıltıları duydu;
“Sübhane Rabbiyel ala, Sübhane Rabbiyel ala, Sübhane Rabbiyel ala”
Hasan Bitmez
Sitemizde sanatçıya ait toplam 47 eser bulunmaktadır. Sanatçının sayfasına gitmek için tıklayın.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.