Bünyamin Tavusbay-Acı Gündür
Ya bir yazda ya bir kışta hasta olurum ilk başta
Yataktayım şimdi işte bu günüm ne acı gündür
Çağırdılar geldi doktor bakıp der hastalık çoktur
Bu ölür hiç çare yoktur bu günüm ne acı gündür
Dedi lüzum yok ilaca bir de çağır gelsin hoca
Oda der ölür bu gece bu günüm ne acı gündür
Faydasız kavim kardeşim artmakta daim ateşim
Bayıldım dönüyor başım bu günüm ne acı gündür
Dil yok işitmez kulağım hararetten yanacağım
Kurudu dil hem damağım bu günüm ne acı gündür
Azrail beni sıkıyor boğaz hırlar ruh çıkıyor
Gözümün nuru akıyor bu günüm ne acı gündür
Of deyip boynum bükerim inleyip hem ah çekerim
Parçalandım hem ciğerim bu günüm ne acı gündür
Ömrüm sonu bugün benim Azrail alıyor canım
Şeytan istiyor imanım bu günüm ne acı gündür
Bak can geldi boğazıma şeytan göründü gözüme
Şehadet gelmez ağzıma bu günüm ne acı gündür
Zikirden almazdım bir tat sağlıkta etmedim adet
Dil edemiyor şehadet bu günüm ne acı gündür
Evim insanla doluyor sanki düğünüm oluyor
Dost ağlar düşman gülüyor bu günüm ne acı gündür
İkrah eder bana bakan ağız burnumdan akar kan
Yürek boğazımdan çıkan bu günüm ne acı gündür
El kolum gevşeyip düştü vücudum kararıp şişti
Ahpablarım benden kaçtı bu günüm ne acı gündür
Suyum koydular kazana müezzin başlar ezana
Tez ol der kabir kazana bu günüm ne acı gündür
Komşular selayı duydular gelip elbisemi soydular
Teneşire tez koyarlar bu günüm ne acı gündür
Yıkanıyorum dışarıda çıplağım yok çamaşırda
Utanıyorum teneşirde bu günüm ne acı gündür
Vücudum şişip kararıp hoca yıkamaya varıp
Yıkayıp kefenimi sarıp bu günüm ne acı gündür
Su akmış kefen dışına aldılar omuz başına
Kondum musalla taşına bu günüm ne acı gündür
Hoca hazırlanıp geldi öne geçip tekbir aldı
Cenaze namazımı kıldı bu günüm ne acı gündür
Hoca döndü cemaate der helal edin bu zata
Görüşmesi kıyamete bu günüm ne acı gündür
Derlerse helal etmeyiz çok kötülükler gördük biz
Elinden kalmıştık aciz bu günüm ne acı gündür
Bak cenazem musallada kurtaran yok bu belada
Bak şu aile ve efrada bu günüm ne acı gündür
Şimdi namazım kıldılar omuz başına aldılar
Kabir yanına geldiler bu günüm ne acı gündür
Korkunç eve götürdüler o dar yere yatırdılar
Tel tel toprak attırdılar bu günüm ne acı gündür
Kıbleye verdiler yüzüm toz toprakla doldu gözüm
Hem de burun ile ağzım bu günüm ne acı gündür
Kül atıp dağıldı herkes kabrim oynadı biraz
Kulağıma geldi bir ses bu günüm ne acı gündür
Çünkü oldum yine diri baktım çağırıyor biri
Korktum görünce dar yeri bu günüm ne acı gündür
Neye telkin verir hoca bir yer kaldım ben epeyce
Bilmiyorum gündüz gece bu günüm ne acı gündür
Yok pencere hem kapısı baktım dört kerpiç yapısı
Altı üstü toprak hepisi bu günüm ne acı gündür
Baktım geldi iki kişi sorgudur bunların işi
Yüzü siyah beyaz dişi bu günüm ne acı gündür
Çok çirkin uzun kulaklı diş uzun kalın dudaklı
Korkup kayıp ettim aklı bu günüm ne acı gündür
Elekten büyük her bir göz kulak sağır işitmez söz
Elinde ateşten topuz bu günüm ne acı gündür
Ölü değil yine sağım korkup yarıldı dudağım
Ter yerine akar yağım bu günüm ne acı gündür
Bu melekler neler etti ifadem alınıp bitti
Kayıp olup ordan gitti bu günüm ne acı gündür
Vücudum toprakta durur bir zaman sonra o çürür
Ruhum sağdır azap görür bu günüm ne acı gündür
Düştüğümde bu mezara bir kaç yıl bu hal üzere
Varacağım mahşer pazara bu günüm ne acı gündür
Bak çürürdüm ben topraktım rahmet yağar ben baktım
Kabrimden dirilip kalktım bu günüm ne acı gündür
Tekrar oldum yine diri İsrafil vurunca suru
Dediler mahşere yürü bu günüm ne acı gündür
Oradan mahşere yürüdüm çok ince bir köprü gördüm
Sırat imiş onu sordum bu günüm ne acı gündür
Bu köprüden geçemedim adımımı açamadım
Kaçacaktım kaçamadım bu günüm ne acı gündür
Elim attım yandı avuç bu köprüden geçmek güç
Bin yıl bir uçtan bir uç bu günüm ne acı gündür
Ayak atsam düşeceğim ince tutmuyor ayağım
Eğer düşsem yanacağım bu günüm ne acı gündür
Altında var veyil kuyu pek çok deri uzun boyu
Öyle kaynar katran suyu bu günüm ne acı gündür
Ehli zikir ile geçtim onların ardına düştüm
Mahşerdeyim gözüm açtım bu günüm ne acı gündür
Kurmuşlar terazi mizan gelmiş hayrı şerri yazan
Dünyada benimle gezen bu günüm ne acı gündür
Elime verdiler kitap dediler oku ve cevap
Baktım hep şer yoktur sevap bu günüm ne acı gündür
Elime aldım kitabım okuyamam onu sandım
Günahımı okudum kendim bu günüm ne acı gündür
Bu kitap hep bana ait ne ettiysem olmuş kayıt
Yazılı istemez şahit bu günüm ne acı gündür
Günahım yazılı yeri dakika evvel ne geri
Kayıp olmamış hiç biri bu günüm ne acı gündür
Gerek çoktan gerek azı yok hiç hakaret garezi
Kitabımda var o yazı bu günüm ne acı gündür
Verdiler cehennem kartı terazi amelim tarttı
Sevabım az günahım arttı bu günüm ne acı gündür
Bütün günah sevabım yok defterimde hep hak hukuk
Mizanda ağır geldi çok bu günüm ne acı gündür
Dediler ey yüzü kara eli boş geldin mahşere
Ümitlenme Peygambere bu günüm ne acı gündür
Der dünyada sürdün safa düşünmezdin hiçbir defa
Gelmez Muhammed Mustafa bu günüm ne acı gündür
Cehennemliksin derlerse herkes cennete giderse
Hak cemalin seyrederse bu günüm ne acı gündür
Vay o gün mahşer yerinde Peygamber ve o pirinde
Olmazsa imdad birinde bu günüm ne acı gündür
Dinleyin Sıtkı sözünde ibretler var bu sözünde
Bu beytin özü sonunda bu günüm ne acı gündür
Bünyamin Tavusbay
Sitemizde sanatçıya ait toplam 1 eser bulunmaktadır. Sanatçının sayfasına gitmek için tıklayın.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.