Nişânı bu benzi sarı gözleri yaştır âşıkın
Aşk oduna yanar cânı ciğeri baştır âşıkın

Dün-gün yürür hayrân our aşk oduna yanar erir
Döşeği toprak u kabir yastığı taştır âşıkın

Kimse bilmez âşık hâlin gönlünde nedir ahvâlin
Süpürmeğe dostun yolun yüzü feraştır âşığın

Miskîn olur âşık kişi durmaz akar gözü yaşı
Malı mülkü cân u başı aşka taraştır âşıkın

Âşık kılar dün-gün âhı varır Hakk’a doğru râhı
Her dem gönül seyrengehi gönlü mirâc’tır âşıkın

Her bir kişi bir iş tutar ol dosta yakın olmağa
Gece gündüz nefsi ile her dem savaştır âşıkın

Yunus aydur ol melâmet şeyhliği âşıklığa sat
Âşık da nister iyi ad bed-nâmı hoştur âşıkın