Eski bir radyo vardı rafların arasında o şarkıyı dinlerdik dostlarla arasıra
Şarkının nakaratı bir yiğidi söylerdi atlastan cepkenliydi ve de beklenmekteydi
Karşı bayırdı kalmış taşlar varmış üstünde gömleği paramparça hiçbir iz yok önünde
Bir gün gelecek diye ve hayaller kurmuşlar secdeye alın koyup çivilenip durmuşlar
Birinin memlekette garip kalmış anası birinin yavrusunu gurbette toprak almış
Dağların ötesinde gidecek yol bulmuşlar dikenleri dost bilip gönüllere konmuşlar
Güzel bir ömür değil güzel ölüm hayali gülen yüzlerinde hep ümidin temiz hali
Bin şehirden bin yerden bin atlının peşinden onlar vazgeçerler mi kara sevda işinden
Şimdi o son yiğidin gezindiği ufukta nice kara sevdalı at koşturan yiğit var
Bir yiğit yola düşse peşinde bin yiğit var yiğit beklenen kalpte beklenilen yiğit var
Güzel bir ömür değil güzel ölüm hayali gülen yüzlerinde hep ümidin temiz hali
Bin şehirden bin yerden bin atlının peşinden onlar vazgeçerler mi kara sevda işinden
Şimdi o son yiğidin gezindiği ufukta nice kara sevdalı at koşturan yiğit var
Bir yiğit yola düşse peşinde bin yiğit var yiğit beklenen kalpte beklenilen yiğit var