Abdullah Tamamlar-Faslün Fi Esrariz Zahiri Leyletil Mirac
Şol sözü nakl idelim âsân ola
Sâmi’îne va’z ile bürhân ola
Çün bisât-ı kubra irdim dir habîb
Bana çok lutf itdi her gûne ‘acîb
Didi yâ Ahmed tevekkülden ulu
Yok-durur bir şey katımda sevgili
Kankı kul kim kısmete vire rızâ
Eylerim anı katımda murtazâ
Hazretinden ben dahi itdim suâl
Şerm ile didim ki ey dânâ-yı hâl
Bir işe tuş et beni anı kılam
Anın ile Hazret’e kurbet bulam
Didi yâ Ahmed ki dilersen merâm
Bana yakın olasın bâ-ihtirâm
Giceni gündüz ü gündüzün gice
Eyle ben didim ki yâ Rabb bu nice
Didi uyku yerine eyle namâz
Gündüzün aç ol bana eyle niyâz
Didi yâ Ahmed dilersen ‘izzetim
Hem bulam dersen müdâm-ı re’fetim
Buğz edüp dünyâya vü ehline hem
Olma anlarla muhabbetde be-hem
Âhiret sev ehline olgıl yakîn
Kim seni kıldım imâme’l-müttakîn
Ben didim bildir bana yâ ze’n-ni’am
Kim-dürür erbâb-ı dünyâ müntekam
Didi dünyâ ehli oldur çok güle
Hem dahi ehli vü mâlı çok ola
Çok uyuya çok gadablı ola ol
Çok yiye çok söyleye ola fuzûl
Az ola anın rızâsı nesneye
Ma’rifetsiz ola Hakk’ı bilmeye
Kemlik etse bir kese ‘özr itmeye
‘Özr ideni dahi ma’zûr itmeye
Tâ’at-i Hakk’da katı keslân ola
Ma’sıyetde çâbük ü şec’ân ola
Vüs’ati hâlinde hem şükr itmeye
Ger belâ gelse ana sabr itmeye
Korkmaya Hakk’dan katı ferhân ola
Hamr-i dünyâ ile ol sekrân ola
İşlemedikleri işte nefsini
Övmeği seve be-gâyet ol denî
Kendilerde var iken türlü ‘uyûb
Halkı dâim zem iderler der-guyûb
Fikri uzak ola vü ‘ömrü kesîr
Nefsi yeğ ola anın ‘aklı esîr
Bu-durur evsâfı dünyâ ehlinin
Olmaya bunlar hısâli mü’minin
Pes didim ol demde ey Rabb-i Ganî
Kim-dururdu bana uhrâ ehlini
Kim sevem anları anlarla olam
Her işim dünyâda anlarla kılam
Didi yâ Ahmed onat dinle beni
Bildirem tâ sana ‘ukbâ ehlini
Âhiret ehli yüzü yumşak olur
Kibri bilmez gönlü hem alçak olur
Anlara hûydur müdâm hilm u hayâ
Anlar ihlâs ehlidir bilmez riyâ
Halk ile az ihtilât ider olar
Nef’i çoklar kimse hiç görmez zarar
Kimseye mekr eylemez memkûrlar
Her işinde şâkir-i meşkûrlar
Halk olardan râhat ü me’mûndur
Zahmet-i halkdan olar mahzûndur
Söylemezler hiç olar bî-hûde söz
Hem dahi açmaz olar her yüze göz
Va’dine hulf eylemez vâfîler
Kîne tutmaz kimseye sâfîler
Göz uyur gönlü uyanıkdır olar
‘Aşkım ile bağrı yanıkdır olar
Elleri dergâhıma merfû’dur
Hazretimden sözleri mesmû’dur
Benzi bozuk sözleri mevzûnlar
Hâini sevmez kamu me’mûnlar
Tâ’atimde nefsleri nekbândır
Her kişiye işleri ihsândır
Dışı vîrân kalbleri ma’mûrdur
Perdesinde her biri mestûrdur
Karnı aç ü gönlü tokdur anların
Mâlı az ü zikri çokdur anların
Mâsivâya eylemezler arz-ı hâl
İtseler ger benden eylerler suâl
Hoş severim ger münâcât itseler
Bitirirven arz-ı hâcât itseler
Rûhları tenden edince iftirâk
Gözlemezler dünyede tâk u revâk
Göçmeli olsa olar ger dünyeden
Kimse almaz rûhunu illâ ki ben
Bilmez anın hâlini hem Azrâil
Nice olmuşdur ararlar ay u yıl
Göklerin kapusu feth olur hemân
Anı istikbâl eder kerrûbiyân
Elden ele rûhunu iclâl ile
Hazretime ulaşır ikrâm ile
Bu kelâmı kim sana bast eyledim
Hep şerâyi’ sözleridir söyledim
Sanma ancak bu ola anda kelâm
Dahi söz çok lîk fehm etmez ‘avâm
Kim hakâyık ‘ilmin anda bi’t-tamâm
Bildiriüpdür anda ol Rabbü’l-enâm
Ol gice keşf oldu anda dört ‘ulûm
Bunda şerh oldu ‘alâ kadri’l-fuhûm
İşbu üslûb üzre doksan bin kelâm
Ol gice vahy itdi Hayyü lâ-yenâm
Ol gice esrâra mahrem eyledi
Ol gice ‘ilm-i ledünden toyladı
İmdi mi’râc emri hep oldu tamâm
Didi ol dem bana ol Rabbü’l-enâm
Yâ habîbim çün işitdin sözümü
Bana da’vet eyle var kullarımı
Herkese fehmince di esrârımı
Ümmetine di olan ahbârımı
Pes nihâyet buldu esrâr-ı niyâz
Bana farz oldu o dem beş vakt namâz
Dedi yâ Ahmed senin mi’râcının
Bu gicede hem dahi minhâcının
Beş namâz içinde kodum sırrımı
Ümmetine armağan ilet bunu
Hoş edeble kim kılarsa beş namâz
Bana ol mi’râc edüp eyler niyâz
Mü’mine mi’râc-ı rûhânî budur
‘Ârife minhâc-ı cismânî budur
Bana bununla bulur kurbet bulan
Bunu terk eden-dürür yoldan kalan
Zâhir u bâtın ‘ibâdâtın tamâm
Bundadır esrârı kılsın hâss u ‘âmm
Var habîbim yeryüzüne bas kadem
Tal’atinle hoş safâ bulsun harem
Çünkü destûr oldu pes kıldım rucû’
Okudum anda senâ itdim huzû’
Geldiğim yoldan revân oldum yine
Kondum ol dem pes harem eyvânına
Gerçi tayy olmuş idi hîn ü mekân
İki sâ’at oldu bu seyri hemân
Gör ‘aceb şâh-bâz-ı kudsîdir o şân
Zîri perinde olur kevn ü mekân
Çün seher vardı Harem’de ol Resûl
Gördü oturmuş Ebû Cehl-i cehûl
Didi server ana ol mi’râcını
Ol gicede olan ol minhâcını
Bi’t-tamâm ol seyri takrîr eyledi
Kuds’e vardığını tahrîr eyledi
İşidüp anı Ebû Cehl-i ‘anûd
Sînesi zengâr u kalbi oldu dûd
Başına cem’ itdi ol dem kavmini
Didi kim ne söyledi dinlen bunu
Gökleri seyr eyledim dir bu gice
Cenneti vü nârını ucdan uca
Kuds’e vardım göklere ağdım dir
İki demde hem gine geldim dir
İşidüp Sıddîk-ı Ekber ol zamân
Didi gerçekdir bu söz yok gümân
Didiler dursun hele seyr-i semâ
Kuds’i vasf etsin bize ez-ibtidâ
Biliriz bu Kuds’e varmamış-durur
Ol diyârı dahi görmemiş-durur
Görelim versin bize andan nişân
Kim nişân ile olur da’vâ ‘ayân
Kuds’ü keşf itdi o dem Rabbu’l-enâm
Yerli yerince haber verdi İmâm
Didiler gerçek budur Kuds’den haber
Lîk var mı hiç bizim ‘îrdan eser
Didi Ravha’da konupdu kârbân
Erte gün doğdukda olurlar ‘ayân
Erte geldi o zamân ‘îr-ı Kureyş
Gördü anı şâhid-i tedbîr Kureyş
Zîrâ tekzîb idi anlarda murâd
Bu denildi kim ideler inkıyâd
Sıdkını gördükte ol kavm-i esîr
Didiler “câe bi sihrin müstemir”
Mü’minin îmânına irdi mezâd
İrdi küfr esvâkına hasr u kesâd
Abdullah Tamamlar
Sitemizde sanatçıya ait toplam 50 eser bulunmaktadır. Sanatçının sayfasına gitmek için tıklayın.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.