Tâ ezelden ‘aşk ile burhâna gelmişlerdeniz
Zâtını zikr eyleyi Kur`ân’a gelmişlerdeniz

Fâ’il-i Mutlak’dan özge kimse yâr olmaz bize
Bil anın emrindeki fermâna gelmişlerdeniz

‘Ârif-i billah olan “lâ”nın kelâmın söylemez
Dost kelâmın söyleyi insâna gelmişlerdeniz

Ceddimiz rûh-ı Muhammed biz anın evlâdıyız
‘Âlem-i bezm-i elest îmâna gelmişlerdeniz

Vahdetim keşfindeki “kul ‘ındehû ümmü’l-kitâb”
Cân içinde cân ile cânâna gelmişlerdeniz

Hikmeti câmını sundu ben anı nûş eyledim
Derd-i hasret bâğına dermâna gelmişlerdeniz

Gönlümüz ‘âlim kılan zât-ı ilâhîdir bizim
Mecmau’l-bahreyne bak ‘ummâna gelmişlerdeniz

‘Ârif olan anladı “lâ” ile “illâ” nidüğün
Yanuban yakılmağa külhâna gelmişlerdeniz

Geçmişiz dünyâ vü uhrânın gamından bî-gamız
Hakk’ı biz fehm eyledik rindâne gelmişlerdeniz

Bize kâr itmez nasîhat kimse ibrâm itmesin
Kâl ü kıylden geçmişiz merdâne gelmişlerdeniz

Mustafâ rûhunda biz halvetde idik ol zamân
Evliyâ sırrındaki meydâna gelmişlerdeniz

Kâli bilmez hâli bilir derdmend bîçâreyiz
‘Ahdimizde sâdıkız kurbâna gelmişlerdeniz

Bu vücûdum gerdişinden söyledi ay ile gün
Gökleri seyr eyleyi seyrâna gelmişlerdeniz

‘Aşkımın bâzârı hakdır şübhe yokdur zâhidâ
Bu fenâ mülküne biz destâna gelmişlerdeniz

Ver salavât şevk ile evlâdına ashâbına
Mustafâ vechindeki erkâna gelmişlerdeniz

Vâhid ü Ferd ü Ehad envârına budur hicâb
Başımız aldık ele çevgâna gelmişlerdeniz

‘Aklımı cem’ etmeğe kuvvet komaz esrâr-ı ‘aşk
Ma’nâ yüzün zikride irfâna gelmişlerdeniz

Cân ü dilden didiler “Yâ Hayyu Kayyûm es-Samed
Ahmed’in zikrindeki Rahmân’a gelmişlerdeniz

Zâhirim hem bâtınım ma’mûr iden ümmü’l-kitâb
‘Âşıkız hem sâdıkız handâna gelmişlerdeniz

Vâhib’e hakka’l-yakîn feth eyleyen Fettâh Mu’în
Hamdülillâh çok şükür Sultân’a gelmişlerdeniz