Web sitemize hoşgeldiniz, 24 Kasım 2024
Beğen 2

Abdullah Tamamlar-Ta Ezelden Biz Bu Aşk İçinde Rüsva Olmuşuz

Tâ ezelden biz bu aşk içinde rüsvâ olmuşuz,
İsmimizdir söylenen mâ’nada Ankâ olmuşuz.
Gerçi sûret âleminde sandılar kesretteyiz,
Kesret içre bilmediler ferd-i tenhâ olmuşuz.
Şol izâfât-u taayyün sofların giysen ne var,
Çünkü andan soyunup ma’nen muarrâ olmuşuz.
Mantık-at-tayr’ın lûgâtı muğlakından söyleriz,
Herkes anlamaz bizi, bizler muammâ olmuşuz.
Lafz-u sûret cism ile anlamak isterler bizi,
Biz ne elfâzız ne sûret, cümle mâ’nâ olmuşuz.
Katreler ırmağa ırmak erdi bahre cem olup,
Karışup birbirine hâlâ o deryâ olmuşuz.
Zerreler şemse, güneş erişti vahdet kânına,
Kalmadı aslâ taaddüd ferd-i yektâ olmuşuz.
Her kesâfet kim izâfet gösterir âyînede,
Ol kedüret tozunu silüp mücellâ olmuşuz.
Zâhidin zikrettiği şol harf-i savtın resmidir,
Zâkir-u mezkür zikre biz müsemmâ olmuşuz.
Sofunun şol hûy-u hâyi narâsından almazız,
Vasl-ı deryâyiz biz, ol sesden müberrâ olmuşuz.
Allemel esmâya mazhar istersen gel berû,
Âdem’im ve hem ana ta’lim olan esmâ olmuşuz.
Ten gözüyle Mısrî’yi sûrette görsem deme kim,
Zirâ biz ol Kâf-ı sûret içre Ankâ olmuşuz.


Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.

Yorum Yaz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.