Hak Taâlâ çünki kendi diledi
Padişahlığın bu âlem biledi]
Zât-ı pâki gizl-i genc idi nihân
Diledi kim kıla ol genci ayân
Gizli gencin halka izhâr eyledi
Nice türlü nesneyi vâr eyledi[
Geldi sûret âlemine Mustafâ
Tâ ki âlem bula anınla safâ
Bildiniz mi ol Muhammed ne imiş
Dâhi bunda gelmeden kande imiş
Sûretâ gerçi Muhammed son idi
İllâ ma’nada kamudan ön idi
Mâ’nada çün kim mukaddemdir Resûl
Hem hakîkat ol durur asl-ı usûl[
Bunca varlığa sebeb hem ol imiş
Âlem ol olduğı için olmuş
Edeyim kim nice doğdu ol şerîf
Ol şerîf ü ol latîf ü ol zarîf
Haşre dek ger denilirse bu kelâm
Nice haşr ola bu olmaya tamâm
Ger dilersiz bulasız oddan necât
Âşk ile derd ile edin es-salât
Esselâtü vesselamü Aleyke yâ Resûlallah
Esselâtü vesselamü Aleyke yâ Habîballah
Esselâtü vesselamü Aleyke yâ Nuru Arşillah
Ânın ile erdi eren devlete
Ânın ile battı âlem rahmete
Ânın için oldu bu varlık kamu[
Ay ü yıldız yer ü gök uçmak tamu
Ânın ile erdi eren hem Hakk’a
Ânın ile geldi âlem revnâk’a
Hem ânınla doldu âlem cümle nûr
Ânın için oldu cennet içre hûr
Ânın için indi Kur’ân-ı mübîn
Ânın için geldi Cibrîl-i Emîn
Ânın ile vardılar doğru yola
Halk-ı âlem ger Nebiyy ü ger velî
Kimse onsuz doğru yola varmadı
Kimse onsuz Hakk yolun başarmadı
Her kim ana erdi, erdi Hakk’a
Hakk dîdârını gördü bî-riyâ
Ol durur maksûd-ı cümle cüz’ ü küll
Muktedâ-yı âlem ü şâh-ı Rusül
Bil Muhammeddir bu varlığa sebeb
Cehd edip anın Rızâsın kıl taleb
Şer’ini tut ümmeti ol ümmeti
Tâ nasib ola sana Hakk rahmeti
Her kim ana gerçek ümmet olmadı
Lâ-cerem Hakk rahmetini bulmadı
Ol ne kim emr etdîse sen ânı tut
Kim anın buyruğu durur cân’a kut
Haşre dek ger denilirse bu kelâm
Nice haşr ola bu olmaya tamâm
Ger dilersiz bulasız oddan necât
Aşk ile derd ile edin es-salât
Esselâtü vesselamü Aleyke yâ Resûlallah
Esselâtü vesselamü Aleyke yâ Habîballah
Esselâtü vesselamü Aleyke yâ Nûru Arşillah
Şol kitâblar içre söylenen haber
Zâhir oldu göründü ser-teser
Halk-ı âlem gözleriyle gördüler
Görmeyenlere haberler verdiler
Âmine Hâtûn gözüyle gördüğün
Ol gece de nice lutfe erdiğin
Râvîler yazdı haber verdi bize
Biz dahi yazdık kim edevuz size
Dinleniz binde birini diyelim
Tûtîler gibi şekerler yiyelim
Dînümüz mülkünü âbâd edelim
İşidenler canını şâd edelim
Aşk ile her kim ki dinlese bunu
Açıla gönlünde rahmet gülşeni
Hem hidâyet bülbülü anda öte
Hem saadet servi cânında bite
Mustafâ’nın cânibinde bî-gümân
Erişe bûy-i şefaat her zaman
Her kim dinlerse bu sözü aşk ile
Lâ-cerem Allah ana rahmet kıla
Mustafâ’nın Mevlididir bu kelâm
Sanmanız bunu kelâm-ı her avam
Mevlidine kim anın izzet kıla
Mustafâ’ dan ol dahi izzet bula
Hem şefi’ ola ana ol Mustafâ
Ola derdine şefaat-i şifâ
Ger dilersiz bulasız oddan necât
Âşk ile derd ile edin es-salât
Esselâtü vesselamü Aleyke yâ Resûlallah
Esselâtü vesselamü Aleyke yâ Habîballah
Esselâtü vesselamü Aleyke yâ Nûru Arşillah
Yedi kat gök ehl-i cümle geldiler
Ahmed’i görüp ziyaret kıldılar
Yerde gökde hiç feriştah kalmadı
Kim Muhammed yüzünü ol görmedi
Hem sekiz uçmak içinde hûriler
Görmeye ol şah yüzünü geldiler
Her biri elinde bir nurdan tabak
Kim yaratmış sun’i birle anı Hakk
İçleri dolu cevâhir anların
Başına saçu için Peygamberin
Gelüben cümle saçu sacdı âna
Ay yüzün görüp bunlar kaldı tana
Saçu saçup çün ziyaret itdiler
Hûr u Rıdvan u melekler gitdiler
Yaradılmıştan kime oldı nasîb
Anlara dahi göründü ol Habîb
Hem onlar dâhi ziyaret kıldılar
Ol Resûl-i Hakk bu durur bildiler
Ger dilersiz bulasız oddan necât
Âşk ile derd ile edin es-salât
Esselâtü vesselamü Aleyke yâ Resûlallah
Esselâtü vesselamü Aleyke yâ Habîballah
Esselâtü vesselamü Aleyke yâ Nûru Arşillah
Çün cihâna geldi ol şâh-ı cihan
Zahir oldu anda çok türlü nişan
Ol gece tabl-ı nübüvvet urdular
Ol gece şeytânı gökten sürdüler
Nice puthâne nice deyr ü sanem
Yıkılıp küfr ehline erdi elem
Tâk-ı Kisrâ öyle çatladı kati
İşidenin gitdi akl u takati
Sâva bahri yire batdı ser-teser
Kimse anda bulmadı sudan eser
Ol mecûsîler odu kim var idi
Nice yıllar idi kim yanar idi
Ana taparlar idi ol kavm-i şûm
Hiç olup ol od söndü sanki mûm
Buncılayın dahi nice türlü var
Anları ger der isem key söz uzar
Bildi âlem halkı doğdu Mustafâ
Cümle âlem doldu nûr ile safâ