Pâdişahlık senindir Kün Fe yekûn emrin var
Yarattın yeri göğü sayısız âyetin var

Koydun kural akâid onlarda var çok fâid
Ettin va’d-ı vâid dîn-i diyânetin var

Akıl ne ki düşüne ermez akıl işine
Semây arş firâşında hadsiz kerâmetin var

Hem gizlisin hem açık zâtın tek sıfatın çok
Hem Allah’sın hem de Hakk ne cism ne sûretin var

Dilin yok dudağın yok gözün yok kulağın yok
Elin yok ayağın yok gönle hitâbetin var

Yarattın ruhla teni halef kıldın Âdem’i
Almazken âlem seni kalpte ikâmetin var

Sana hiç el ermedi kimse görüp bilmedi
Giden geri gelmedi Kur’ân’ında naatın var

Ressamsın seni bildik resmini ayân gördük
Bakıp da hayran kaldık insandan sanatın var

Göz verdin de görürüz ayak ile yürürüz
Aklediben biliriz canda alâmetin var

Hitap ettin insana koydun sırrını cana
Âdem haleftir sana nâsa niyâbetin var

Gök ehli bilmez seni yer ehli görmez seni
Gömlek edinip teni türlü kıyâfetin var

Âhâd ken Ahmed oldun sıfatla yere indin
Muhammed’den göründün ne hoş siyâsetin var

Libâs giyerek indin Âdemliğe büründün
Gizli idin göründün seyr ile seferin var

Kulların değil ıtlak hükümranlığın mutlak
Emri ferman senindir gizli riyâsetin var

Senden mebde sana mead Sen Vâhid’sin Sen Samed
Murakıbsın hem şehad gözden nezâretin var

Gelir buy’un Kur’ân’dan gördük seni insan’dan
Sevdik Habîbullah’dan doyumsuz lezzetin var

Sevgin iledir sözler canlar hep seni özler
Arar aslını cüzler şükür kıyâmetin var

Arzumuz değil taâm isteriz yed’inden câm
Et bizi sarhoş müdam gönle halâvetin var

Arayarak dolaşan kalpten kalbe ulaşan
Muhabbetle bulaşan aşk’ı sirâyetin var

Yunûsî seni bildi Allahussamed dedi
Rabb’im Kuffen Ehadsın sınırsız kudretin var