Ey olup Mi’râc bürhân-i ulüvv-i şan sana
Yere inmiş gökten istikbâl edup Kur’an sana
Hîn-i da vâ-yi nübüvvet müdde’i ilzâmına
Câhil iken il senin’ilmin yeter bürhan sana
Kilk-i hükmün çekti harf-i sâ’ir-i edyâna hat
Hükm isbât etti nefy-i sâ’ir-i edyân sana
Bâki-i mu’cizler ne hâcet din-i hak isbâtına
Âlem içre mu’ciz-i bâki yeter Furkan sana
Vasf-ı Cibril-i emîn etmiş kabûl-i hidmetin
Sırr-ı Hak keşfine anunla yetip fermân sana
Sensen ol hâtim ki ref’ etmiş cemi’-i hâkimi
Hâtem-i hükm-i risâlet tapşurup devrân sana
Ol kadar zevk-i şefâ’at cevheri zâtında var
Kim gelir ayn-i hatâ ma’nide bir ihsân sana
Mâh-i nevdir yoksa sen ettinde seyr-i âs-mân
Kaldırıp parmak getirmiş âs-man îmân sana
Yâ Nebi lûtfûn Fuzûlî’den kem etme ol zamân
Kim olur teslim miftâh-i der gufran sana

Fuzuli