Web sitemize hoşgeldiniz, 27 Eylül 2024
Beğen 2

Abdullah Tamamlar-Faslün Fi Mucizatil Bahire

Ger ‘inâyet ide ol Rabbü’l-enâm
Mu’cizâtından diyem mu’ciz kelâm
Söz benân ile diyem şakku’l-kamer
Şehd ü sükkerden dahi şîrîn eser
Hastalar sağ ola mevtâ dirile
Göre a’mâlar u gamlılar güle
Nutk ide sıdkına ahcâr u şecer
Ver açma hem şehâdetden haber
Mu’cizâtına anın yokdur ‘idâd
Söz öküş ger dine tâ yevme’t-tenâd
Diyelim tâ kim denizden katresin
Bilesin tâ kim zükâdan zerresin
‘Âşık isen tâ ki arta iştiyâk
Diyesin hem dembedem eyne’t-telâk
Hazret-i Kur’ân’dır evvel mu’cize
Dinle benden kim diyem anı size
Lafz ü ma’nâda nihâyetdir nizâm
Kadrini bildiler erbâb-ı kelâm
Nâzil oldu çünkü “ardu eble’î”
İmrü’l-Kays didi yâ ard eble’î
Seb’asın kendi eliyle indirüp
Terk-i evtân irdi gayretden durup
Çünkü ta’na bulmadılar pes mecâl
Ser-fürû’ itdi kamusu lâ-mahâl
İns ü cinden evvelîn ü âhirîn
Cem’ ola ger ‘âlimîn ü câhilîn
Mislini ityâna kâdir olmaya
Buna hasm olan cihânda gülmeye
Buldu Kur’ân’dan şifâ nice marâz
Hasta oldu lîk ehl-i i’tirâz
Hükmüne baş eğmeyen bî-ser olur
Bunu ta’zîm etmeyen ebter olur
Anlayup yolunda baş koyan gedâ
Oldular iki cihânda muktedâ
Bilmeyen Kur’ân’ı oldular muhân
Bu ‘ayândır leyse muhtâcü’l-beyân
Tâ kıyâmet bâkîdir bu mu’cize
Lutf-ı Hakk’dır kim verilmişdir bize
Rabbenâ yâ Rabbenâ yâ Rabbenâ
Bizi Kur’ân’dan ayırma ihdinâ


Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.

Yorum Yaz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.