Ah bilsen anne Cenneti ne kadar arzuluyorum.
Orayı tarif etmenin mümkün olmadığını işitiyoruz
Bu Oraya olan arzumuzu daha çok artırıyor.
Orada her şey varmış Ne istersen hemen verilirmiş
Sıkıntı yok Genişlik varmış. Izdırap yok sevinç varmış. Sevdiklerini Görmek varmış
Yani anlayacağın Yok diye bir şey yok Her şey varmış cennette
Hele mükâfatların en büyüğü
Dünyada iken nasihatlerini kulaklarını tıkamak atletini gösterdiğim
Peygamberimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellemle Orada
Havz-ı kevserinin etrafında buluşulacakmış.
Bir de Ana Allahu Tealayı orada görecekmişim.
Bu da bana ayrı bir heyecan veriyor
Ve kendime Şimdi şu kabir azabını tam olarak çekip temizlen de Cennete gir diyorum
Fakat anneciğim Ne olur sen kendini topla.
Cennetin bütün nimetlerinden istifade etmek istiyorsan Hayırlı amellerini arttırmalısın
Hayırlı amellerin Senin sermayen ve zenginliğindir
Onlarla cennetteki derecelerin yükselir Ve istifade edeceğini nimetler çoğalır
Cennette Sayısız ve sonsuz nimetler var ama bedava değil
Bunlara Sermayene göre sahip olacaksın
Az sermayesi olanın sahip olacağı nimetler işgal edeceği dereceler
Sermayesi çok olanlara nispetle değişik olacaktır
Bu da Allah’ın adaletinin sonucudur anne
Canım anacığım biliyor musun burada herkes benim gibi azab içinde değil
Bazıları var ki Cennet bahçesindeler.
Kabir onlara Cennet bahçelerinden bir bahçe olmuş
O kimseler dünyada iken yaratılış gayelerine bilip Kendilerini bu aleme hazırlamışlar
Yani anlayacağın anne Onlar Allah’ın emir ve yasaklarına uyup
Kulluk görevlerini layıkıyla yerine getiren Müminler
Yani kabre Ahirete hazırlıklı gelenler.
Onlara da sabah akşam Cennetteki makamları gösteriliyor
Onları kabirleri sıkmıyor Çok rahatlar kabirlerinde.
Dünyada iken dillerinden düşürmedikleri Ya da dinledikleri Kur’an
Bir koruyucu olarak kuşandıkları abdest
Herkesin uykuda olduğu bir vakitte istirahatlerini terkedip uykularını bölüp
Allah rızası için kıldıkları gece namazları yaptıkları zikirler
Şimdi onların kabirlerinde birer nur olmuş Kabirlerine aydınlatıyor.
Onların kabirlerini bir cennet bahçesi yapıyor anne
Öyle ya ekmeyen biçemez ki anne.
Onlar dünyada ektiklerinin şimdi meyvesini topluyor Gölgesinde serinliyorlar
Eyvah vah ama Geçti Benim için vah demenin zamanı.
Yine de Eyvah anne.
Hele burada daha başkaları da var ki
Onlara Gıpta etmemek mümkün değil
Toprak Onların cesetlerine bir şey yapamıyor
Cesetleri taptaze duruyor çürümüyor hiçbir hayvan böcek haşerat
Onların vücutlarına uğramıyor
Yılanlar akrepler vücudunu delik deşik edemiyor
Yani sapasağlam bedenleri öylece yatıyorlar.
Peygamberler Şehitler ve Allah’ın layık gördüğü Allah dostları bunlar.
Ya işte burası kabir anne.
Kimisi ceza çeker ızdırap içinde
Kimi de mutlu bir hayat sürer Cennet bahçesinde
Fakat sakın adaletin bu mu deme.
Gerçek adalet İşte bu anne
Aman anneciğim
Burası ayrı bir âlem değişik bir âlem.
Yani Berzah kabir demişler ya
Gerçekten bambaşka bir âlem
Dünyada Burası için söylenenlerin Hepsi doğru
Ama anlatılanlar yeterli değil
Ben bile Şu anda yaşadıklarımı Tamamı ile sizlere anlatmakta güçlük çekiyorum biliyor musun?
Çünkü Dünyadaki ölçülerle buradaki ölçülerin özellikleri ayrı
Fakat Tek kelime ile Çok zor bir hayat
Hele benim gibi Günahkârlar için.
Kabrim sıkıyor beni anne
Çekmekte olduğum azabın ne zamana kadar devam edeceğini bilemiyorum
Yine de ümidim var.
Allah’ın rahmeti gelirse Belki iyi amelimden Bir tane de olsa
Buna sebep olur ve o zaman kurtulabilirim
Çünkü Burada azap Bazıları için devamlı Bazılarından da kaldırılabiliyor
Bunun için Senin duana çok ihtiyacım var anne.
Bu gafil oğlunun kurtuluşu için bol bol dua et ne olur.
Bulunduğum bu yerdeki yani kabirdeki azabımı arttıran bazı hatalarımın ne olduğunu bilmek istersin Anacığım.
Öyle ki bunların bir kısmı dünyadayken pek önemsemediğim şeylerdi.
Hani Peygamberimizin haberlerine kulak asmayarak yaptığım gıybetler var ya
Azabımı en çok artıran kötü amellerinden biri bu gıybetler.
Ayrıca Önceden bir miktar borç almıştım
Onu da ödeyemeden geldim buraya
O da kabir azabımı arttırıyor
Ne olursun falancaya olan borcumu öde de beni kurtar bu azaptan.
Zira o borç ödenmedikçe bu azap devam edecek anne.
Sizlerin yüksek seste ağlamanız Saç baş yırtarcasına feryat etmeniz
Sadece benim buradaki azabımı arttırıyor. Yapmayın Ne olur acıyın bana
Ayrıldığımıza üzülün ama İsyan derecesinde Feryadı figan etmeyin
Bir daha anacığım.
Söylemeye bile utanıyorum
Bazı Küçük Dünya menfaatleri için Yalan söylerdim ya.
Hele hele Hiç aldırış etmeden geçim sıkıntısı bahaneleri ile yediğim Küçük Faizler var ya
Benim perişan etti anne.
O yüzden Azabım kat kat artıyor burada.
Yine senin haberin yok
Bir iki defa hırsızlık yapmıştım.
Küçüktü ama Yapmıştım
Biliyorum senin Haberin olsaydı beni mahvederdin.
Keşke Haberin olsaydı da
Hesabı buraya bırakmadan orada helalleşseydim.
Şimdi bunlar Azabımı o kadar artırıyor ki bazen dayanılmaz hale sokuyor
Yine de bazen şükürler olsun diyorum anacığım Zira burada öyle azap çekenler Var ki
Feryatlarından ben bile ıstırap duyuyorum
Onlar benden daha Günahkâr kimseler
Bir kısmı Dünyada iken yalancı şahitlik yapmış
Bir kısmı namuslu kadınlara iftira da bulunmuş
İnsanlara diliyle eziyet etmiş Yetim malı yemiş
Haksız yere başkalarının malını zimmetine geçirmiş
Hile yapmış Başka Müslümanların hata ve gizli ayıplarını araştırmış
Kibirlilik taslamış. ikiyüzlülük Riyakarlık yapmış
Akrabaları ile yakınlarıyla sıla-i Rahmi kesmiş
Fakir düşkün Yetim ve hayvanlara acımasızca davranmış eziyet etmiş
Adam öldürme gibi Allah’ın verdiği cana kıymış
Evet anacığım
İşte buradaki azap böyle
Herkesin Dünyada işlediği günahın ağırlığına göre
Şiddetli ya da hafif oluyor.