Dursun Ali Erzincanlı-Dolunay Gurbetleri
Bazı zaman duyarım yırtılan dolunay gurbetinin feryatvari sesini. Güneş ardında kızıl çizgiler bırakarak semayı terk eder. Artık irili ufaklı yıldızlar hâkim olur gökyüzüne. Ve işte o an başlar dolunay gurbetleri. Başını avuçları arasına alıp memleketinin doğduğu yerin özlemini yudum yudum içen bir delikanlı. Veya elindeki kasnağına çok uzaklarda bıraktığı annesinin babasının kardeşlerinin hasretini işleyen bir gelin.
Ya da çok uzun yıllar önce ayrıldığı fakat unutamadığı günlerine mekânlık yapmış memleketini anan aksakallı bir ihtiyar. Hepsi de bu dolunay gurbetini yaşar aynı ruhta.
Bir koku hatırlatır geçmişi. Bir melodi alıp götürür doğduğu yere. Bir isim neler hatırlatmaz ki. Bu isim der bu benim annemin ismi annemin ismi annem.
Duygular alır başını gider ötelere. Gözyaşları okşar yanaklarını ve bir rüzgâr eser yanaklarından alır o yaşları annesine götürür ve titrek dudaklarına dökülür düşünceleri. Karanlığın nefesi bedenini kaplar da kurtuluşu düşünür bir türlü kavuşamaz. Sonra çıkıp yürürüm ıslık çalan rüzgârda. Esrarını gizleyen gurbete alışamam.
Kuşlar başka ötüyor, güllerde başka koku, ruhuma yabancıdır gurbetin varsa nesi. Sabah çözülmez düğüm, uyku başka bir uyku. Yalvarırım söyleyin nerde annemin sesi.
Islak kaldırımında geçmişin gölgesini yaş dolu gözlerimle yavaş yavaş izledim. Bana yabancı olan yine kendi sesimi şu gurbet bitsin diye sokağına işledim.
Taşıdım bir yük gibi seni omuzlarımda, toprağına taşıdım değer verdiklerimi. Ocağımı evimi dolaştırdım kanında ve taşıdım büyüttüm gurbet çiçeklerini.
Tökezleyen dakikalar mı insan mı o an bilinmez. Demli bir çay kokusu alacakaranlıkta boşluğa yayılır ve kendine getirir gurbet insanını ki yürür evine yuvasına. Bir gece batımıyla uykuya dalar dolunay geceleri. Bir gece batımıyla bambaşka bir gün umutlar.
Dursun Ali Erzincanlı
Sitemizde sanatçıya ait toplam 50 eser bulunmaktadır. Sanatçının sayfasına gitmek için tıklayın.


Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.