Web sitemize hoşgeldiniz, 23 Kasım 2024
Beğen 3

Dursun Ali Erzincanlı-Senin Gibi

Seni seven, senin gibi olmalı.
Ve senin gibi sultânım, Allah’a kul olmalı.
Namaz, gözünün nuru…
Sen namaz için mihrâba yaklaşınca,
Yüz yirmi dört bin peygamber geçer sağına,
Solunda Ashâb-ı güzîn
Ve saf saf melekler…
Sonra milyonlarca veli
Edeple ardına geçer.
Müminler sıra sıra…
Canlı cansız tüm varlık…
Sen namazdasın
Ve kainat ardında…
Uzanır öpülesi ellerin.
O nurlu ellerin
Rahmân’ın dergâhına uzanır.
İsteyen sensin; veren Allah!
İste sen,
“Rabbin sana verecek ve sen hoşnut olacaksın.”
Sen iste ki
Allah’a yakarışın yüreklerimizi yaksın
Sen iste ki,
Âlemler sesini sesine katsın;
“Ver, ne olur Allah’ım!
Habib’in ne istiyorsa bize de ver Allah’ım!”
Seni seven, senin gibi olmalı
Senin gibi sultanım, Yiğit olmalı
Hani geceydi, Medine’de bir geceydi,
Karanlığın bile kanını donduran
Bir ses duydu insanlar!
O sesin ürpertisini ancak duyanlar anlar.
Medine halkı korkuyla sokaklarda
Herkes sesin geldiği yöne doğru bakar da
Bir adım bile atamaz.
Ebubekir de atamaz
Ömer de Ali de…
Ve işte tam o an
Sen çıkarsın karanlıklardan
Sesin geldiği yerdesin
Beyaz bir atın üzerindesin
Boynunda kılıcın
Endişe edecek bir şey yok dersin
Sahabeye göre sen
Yiğit üstü yiğittin
Ali’ye göre sen yiğitler üstü yiğit
Öyle diyor velilerin babası
Savaşlarda Hazreti Peygamber kadar
Düşmana yaklaşan bir kimse bulunmazdı
Bir çok defa başımız sıkıntıya girince,
Ve dağılınca ordu bir adım bile gerilemezdi O
Atı düşmana yaklaşırken
O’nun sesi yükselirdi
Nereye kaçıyorsunuz!
Ben Allah’ın Resuluyüm
Abdülmuttalip oğlu Abdullah oğlu Muhammedim
Sen yiğit üstü yiğittin

Seni seven senin gibi olmalı
Ve senin gibi sultanım
Cömert olmalı
Sen halkın faydalanması için
Esip duran rüzgardan daha cömerttin
Dünyalık bir şey istense senden
Asla olmaz demezdin
Çünkü sen infakla emrolunmuştun
Yoksulluktan korkmazdın
Kim bilir kaç geceyi aç olarak geçirdin
İsteseydin dağlar yürürdü yanında
İsteseydin sana cennet sofraları açardı Hz. Meryem
Sen isteseydin
Ebu Talip’in sofrası gibi
Senin uzanmadığın yemeğe hiç kimse uzanmazdı
Senin oturmadığın sofralara
Oturmazdı hiç kimse
Ama sen kim bilir kaç gece
Açlığından uyuyamadın
Çünkü sen öylesine cömerttin
Bir gün Bilal’in evini şereflendirmiştin
Bilal odanın bir köşesinde hurma biriktirmişti
Bu nedir diye sormuştun ona
Hurmadır Ya Resulallah !
Senin misafirlerin için saklıyorum demişti.
Ve sen konuştun sonra
Öyle bir konuştun ki
Sesin dalga dalga, asırlara çarpa çarpa
Bilallere ulaştı
İnfak et Bilal, infak et!
Arşın Rabbi eksiltir diye korkma!
Sen cömert üstü cömerttin
Seni seven senin gibi olmalı
Senin gibi Sultanım
Ümmetine düşkün olmalı
Ümmeti diye doğdun
Kendi nefislerimizden bir Rasuldün
Günah işlememiz hep güç geldi sana
Bize pek düşkün
Mü’minlere karşı çok şefkatli ve merhametliydin.
Sadece mübarek nazarlarınla büyüyenlere değil
Sonradan gelecek ümmetini de düşündün
Ya Rasulallah!
Bir gün arkadaşlarını selamladığında buyurmuşsun:
Sizler şahit olun ki
Kıyamete kadar bana tabi olacak müminlere de selam!
Selamın geldi bize
Cana can katan selamın geldi
Ve şimdi bizden de sana selam
Selam senin üzerine olsun ey Allah’ın Habibi!
Selam senin üzerine olsun ey Allah’ın Rasulu!
Ve selam olsun Al ve Ashabına!

Sahabe seni gördü,
Seni sevdi ve yüceldi
Bizse seni sevenleri gördük
Adın anılınca yaşaran gözler gördük
Allah denilince sararan yüzler gördük
Tesellimiz bu oldu…
Ve asıl tesellimiz Ya Rasulallah
Sen ki bu kadar merhametlisin
Bu kadar cömertsin
Bu kadar düşkünsün bize
Ya seni yaratan Allah?
Seni merhametli yaratan Allah
Seni merhametle yaratan Allah
Nasıl merhametlidir?
Nasıl cömerttir?
Nasıl kullarına düşkündür?..


Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.