Web sitemize hoşgeldiniz, 20 Mayıs 2024
Beğen 1

Dursun Ali Erzincanlı-Hz.Vahşi

Özgürlüğün bedeli bazen özgürlükten büyük olur.
Beden özgürleşir belki ama ruh, bedene esir olur.
Vahşi bin Harb’in ruhu beden zindanındaydı.
İçiçe geçmiş karanlık hücreler…
Birinden kurtuluş, diğerine geçiş demekti.
Peygamberin amcasını katletmiş,
Kölelik esaretinden kurtulmuştu ama
Neye sebep olduğunun henüz farkında değildi.
Ebedi ateş esaretinin kapısını çalmış,
Kapı da onun için ardına kadar açılmıştı.
Ateşin yalımları gözlerine yansırken,
Kulağına peygamber sözü taşıyan bir ses geldi.
Tövbeye, nedamet duymaya, hidayete davet ediliyordu.
Amcasını şehid ettiği peygamber, onu İslam’a çağırıyordu.
Nasıl olurdu?
Bir mektup yazdı Nebi’ye:
Ey Muhammed! Beni nasıl İslâma davet ediyorsun?
Sen demiyor musun ki;
“Allah’a şirk koşanlar,
Allah’ın dokunulmaz kıldığı bir cana kıyanlar,
Zina edenler günahlarının cezasını çekecekler.
Hesap gününde cezaları katmerli olacak.
Azap ve zillet içinde ebedi kalacaklardır.”
Halbuki ben bunların hepsini yaptım.
Benim gibi birine davetin anlamı ne?

Soru peygambere olsa da,
Davetin asıl sahibi olan Allah Teâlâ,
Furkan Suresi 70. Ayet-i kerimeyle soruyu cevapladı:
“Ancak tövbe edip inanarak erdemli işler yapanın durumu başkadır;
Allah böylelerinin kötü hallerini iyiye çevirecektir.
Allah çok bağışlayıcı, çok merhametlidir.”

Vahşi bir mektup daha gönderir:
Dönüş yapıp iman etme, güzel ve makbul işler yapma çok çetin bir şarttır.
Bana kalırsa ben bu işin altından kalkamam.
Hz. Peygamber, Vahşi’nin bu mektubuna cevap olarak inen Nisa Suresi 48.âyet-i kerîmeyi gönderdi Vahşi’ye:
“Allah kendisine ortak koşulmasını asla bağışlamaz; bundan başkasını dilediği kimse hakkında bağışlar.
Allah’a ortak koşan kimse
büyük bir günah işleyerek iftira etmiş olur.”
Vahşi, âyeti okuduktan hemen sonra şöyle yazdı:
“Ya Muhammed, affetmek Allah’ın hikmet ve iradesine bağlanmış.
O dilediği kimseleri affedeceğini söylüyor.
Ben amcan Hamza gibi bir yiğidi katlettim.
Bilmiyorum Allah beni bağışlar mı bağışlamaz mı.”

Ve tüm zaman, mekân ve âlemlerin Rabbi,
Zümer Suresi 53.ayet-i kerîmeyi şanlı peygamberine vahyetti:

“De ki (Allah şöyle buyuruyor): “Ey kendi aleyhlerine olarak günahta haddi aşan kullarım! Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyin. Allah (dilerse) bütün günahları bağışlar; doğrusu O çok bağışlayıcı, çok merhamet edicidir.”
Kendisine iletilen bu son âyeti okuyunca Vahşi bin harb islâma girdi,
Müslüman oldu.

Her insanın içinde en az Hz.Vahşi kadar,
Peygamberi hüzne salan bir nefis vardır.
Acaba onun tövbe zamanı gelmedi mi!

Affetmek büyüklüğün şanındandır
ve hiç şüphesiz Allah en büyüktür


Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.

Yorum Yaz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.