Peygamberimiz (s.a.v.), gece ibadeti için kalktığında şöyle dua ederdi:
“Allahumme lekel hamdü ente kayyimus semavati velerdi ve men fîhinne ve lekel hamdü ve leke mülküs semâvati vel ardi ve men fîhinn. velekel hamdü ente nurus semavati vel ardi men fîhinn. ve lekel hamdü entel hakk ve va’duke hakk ve likauke hakk ve kavluke hakk ve velcennetü hakk vennaru hakk ve Muhammed’din -sallâllâhu aleyhi ve sellem- hakk vessaatu hakk.
Allahumme leke eslemtü ve bike amentü ve aleyke tevekkeltü ve ileyke enebtü ve bike hasemtü ve ileyke hakemtü feğfirlî mâ kaddemtü ve ma ehhertü ve ma esrartü ve ma a’lentü ente l’mukaddimü ve entel muahhiru lâ ilâhe illâ ente.”
“Allâh’ım! Ey Rabbimiz! Hamd sana mahsustur. Göklerin, yerin ve onların içindeki her şeyin idarecisi Sensin. Hamd sana mahsustur. Göklerde, yerde ve onların içinde ne varsa, her şey Sana aittir. Hamd sana mahsustur. Göklerin, yerin ve onlardaki her şeyin Nuru Sensin. Hamd sana mahsustur. Sen Hakk’sın, va’din de hak’tır. Sana kavuşmak hak, sözün de hak’tır. Cennet hak, Cehennem de hak’tır. Muhammed Hak (Peygamberdir) ve Kıyamet de hak’tır. Allâh’ım. Sana teslim oldum, Sana inandım, Sana tevekkül ettim, (ibadet ve tövbe ile) Sana yöneldim. Senin desteğinle düşmanlarıma galip geldim ve Senin hükmüne râzı oldum. (Rabbim!) İşlediğim günahlarımı da benden sonraya kalanları da affeyle. Gizli ve açıktan yaptığım her türlü günahımı bağışla. Sen Mukaddim’sin, Herşeyin evvelinde, Ezelî olan Sensin. Sen Muahhir’sin, Herşeyin sonunda Ebedî olan da Sensin. Senden başka hiçbir ilâh yoktur.” (Buhârî, Teheccüd, 1)