Sanmayın ki acılar bitmeyecek bir gün, güneş bir daha doğmayacak mı sandınız, Ay bir daha yıldızları yanına almayacak mı sandınız, bu vatan için nice aşılmaz yollar aşıldı, bunca sıkıntıları zorlukları aşamaz mıyız sandınız, Kürd’ü Türk’e Laz’ı Çerkez’e yani kardeşi kardeşe kırdıracağınızı mı sandınız, dedelerimiz aynı saftaydı tarih boyunca, söz konusu vatan namus din olunca, Malazgirt’te, Sakarya’da, Çanakkale’de, Kurtuluş mücadelesinde yanyana omuz omuza çarpışanları yıldıracağınızı mı sandınız, görmez misiniz asker ocağında Kürt Hasan’la Türk Mehmet aynı mevzide, Laz Mahmut’la Çerkez Mustafa aynı pusuda. Ayrılmayız asla küçük ayak oyunlarıyla. Bizi birbirimize düşüreceğinizi mi sandınız, hudut boylarında vatan müdafaasında omuz vermişler birbirlerine sığınmışlar Yaradana. Susayan dillerden yüce Mevlaya, cesaretle aktan kalpten imanı Kur’an’ı söküp atacağınızı mı sandınız? Bunca şehitlerin yetimlerin ahları yüz bin melek alıp da yanlarında ya bu dünyada muhakkak muhakkak ki gerçek dünyada vatanımı bölmeye çalışanlar ve vatanıma göz dikenlerin gözleri yerinden çıkmayacak mı sandınız, kınalı kuzular dönerken kefensiz baba ocaklarına, anaların ağıtları yükselirken gök yüzüne semalar ağlarken şehitlerine binlerce on binlerce canım olsa feda olsun bu vatana. Bu ruhta olanları inancı Hakka dayananları yıldıracağınızı mı sandınız?