Web sitemize hoşgeldiniz, 24 Nisan 2025
Beğen 1

Talha Uğurluel-Son Zaferin Yolcuları

Anadolu’da savaş rüzgârları esmeye başlamıştı dört bir yanda hazırlıklar yapılıyordu bizler garip farklı bir millet düğüne gider gibi savaşa gidilirdi davullara vurulur zurnalar çalınır köy köy kent kent kapı kapı dolaşılır ve ciğerpareler cepheye sevk edilmek üzere tek tek evlerinden toplanırdı yine öyle oldu fakat sevenler sevdiklerinden hemen evlenin kapısından ayrılmadılar, onlarla birlikte tren istasyonlarına kadar geldiler vagonların önlerinde sıra sıra olan sevdiklerine boylu poslu delikanlılarına çocuklarına eşlerine doya doya baktılar.
Az sonra gelen bir emirle asker adayları vagonlara bindiler ve sevdiklerini vagonların pencerelerinden son bir kere daha seyrettiler seyrederken de az önce ellerine tutuşturulan çiçekleri sallamayı ihmal etmiyorlardı sizler de iyi bakın onlara ey uğurlamaya gelenler çünkü onları bir daha göremeyeceksiniz.
Çünkü sadece 253 bini Çanakkale’de 90 bine yakını Kafkaslarda kalacak.
Bu büyük mücadele sergilenirken sadece köyden kentten normal insanımız gitmemişti cepheye.
Galatasaray sultanisindeki gençlerden tıbbiyenin doktorlarına sanayi nefesinin sanat hocalarından Nakşi ve Kadiri birliklerine doğunun Horhor Medresesi’nin öğrencilerine kadar toptan bir milletin ayağa kalktığı görülecek ve yine bu mücadele verilirken sadece Çanakkale’de savaşılmayacaktı Mehmetçik din ve vatan uğruna dünyanın dört bir yanında büyük bir mücadele verecekti.
Kafkas Cephesi’ne gidenler düşmanı beklerken annelerinin sıcak bağırlarına değil donduran buz kütlelerine yaslanıyorlardı onlar siper kazarken bile toprağın rengini göremiyorlardı çünkü ne kadar derine ilerlerse insinler karşılarına hep donduran buz kütleleri çıkıyordu bir tarafta insanın kanını donduran soğuklar diğer tarafta İnsanın beynini kaynatan sıcaklar ve Medine’deyiz bu cephede Fahrettin Paşalar çekirge yeme pahasına düşmana dur demeye çalışıyorlardı ta ki 1918 e kadar Galiçya dansı Sina’ya Filistin’den Bağdat’a Mehmetçikler cepheden cepheye koşturacaklardı.
Bu kahramanca mücadeleyi konuşurken annelerimizi de unutamayız onlar da büyük fedakarlıklar yapmışlardı önce eşlerini gönderdiler cepheye ardından büyük evlatlarını sonra hizmet sırası kendilerine geldiğinde çekinmeden düştüler kağnılarının peşine ve cepheye mermi dikenli tel taşıdılar
Bir araya geldiler askere erzak ve mühimmat hazırladılar ve bu şerefli mücadelede hakkı ile yer almasını bildiler
Oy bizim kavuşmalarımız a yârim mahşere kaldı
Oy bizim kavuşmalarımız a yârim mahşere kaldı

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.

Yorum Yaz

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.